DİNLER ARASI DİYALOG OLABİLİRMİ?
Çok sevgili okurlarım;
Bu kavramlar, İslam dünyasında ve ülkemizde fitneye, huzursuzluğa sebep olmuştur. Bu fikirleri ortaya atanlar, savunanlar,sözcülüğünü yapanlar, ya cahil, ya kötü niyetli, ya da farkında olmadan, bilinçsizce, ferasetini, basiretini kaybetmiş,ya da çıkarı, menfaati peşinde koşan bozuk zihniyetli şahsiyetlerdir.
Allahın dinine, Müslümanlara, Türk milletine savaş açmış olan, emperyalist düşmanlarımızın piyonlarıdır. Zavallı bu insanlar; kâfirlerin, müşriklerin, zalimlerin, fasıkların, müfsitlerin, haksızlık yapanların, hizmetinde de olduklarını da biliyorlar mı?
Asırlarca ıslama, Müslümanlara ve İslam dünyasına saldıranlar, dünya da huzur, güven ve barış bırakmamışlardır.(komşumuz IRAK’TA VE FİLİSTİN’DE, KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ’NDE, v.b.Cereyan eden olaylar, Müslümanları ve İslam dünyasını rencide etmiş, bizleri üzüntüye gark etmiş, üzmeye de devam etmektedir.
Bu zavallı insanlar, yine unutmasınlar ve bilsinler ki; kapitalistleri, emperyalistleri memnun edemeyecekler… Allah (c.c.)a,bu yaptıklarının hesabını verecekler. Tabi zor verirler…Çok değerli okurlarım;
İslam dinin kaynağı Yalnızca k.kerimdir. Kur’an ı kerimde, böyle kavramları bulmak mümkün değildir.
Meallerini vereceğim ayetler okunulduğunda, Ayetler üzerinde düşünüldüğünde,net olarak görülecek tir ki, Dinin sahibi yanlız Allahtır.Dolayısıyla,tasarruf hakkı da Allaha, yani (sahibine) aittir.Dinin içine, her hangi bir konuda,dinden olmayan bir şeyi, sokmaya çalışmak,
Dinden olan bir hükmü de yok sayıp, görmezlikten gelip, Allahın bir emrini hükümsüz kılmaya çalışmak; kim olursa olsun, insanı dinden çıkarır, şirke sokar, müşrik yapar.
Müslümanlar olarak, özellikle Türk milleteninin yüz, yüze bulunduğu sıkıntının, ne denli zor olduğu, telafisinin çok zor olacağını, bu fitne nin nelere sebep olacağını lütfen Unutmayınız! K.kerime göre de aşikardır.
Müslüman’ın dünyasını da, avretini de( hafi zen Allah), mahveder. Asırlarca İslam dünyasının bayraktarlığını yapmış olan milletimize, ne büyük düşmanlık ve ne büyük kötülük yapılmak istendiği de kendiliğinden ortaya çıkmış olacaktır.
Allah kâfirleri, zalimleri, fesat çıkaranları v.s.Bunlara yardım yapanları sevmez.
AYETLER:AL-İ İMRAN SURESİ:=Allah nezdinde hak din İslam dır.Kitap verilenler , kendilerine ilim geldikten sonradır ki, aralarındaki kıskançlık yüzünden ayrılığa düştüler.Allah’ın ayetlerini inkar edenler bilmelidirler ki Allah’ın hesabı çok çabuktur. (SURE 3/19.)(Din kelimesi itaat ve ceza, millet ve şeriat manalarına gelir. Kuran-ı Kerimde din kelimesi değişik manalarda kullanılmıştır. Yukarı
Da ki ayette ise, kullar tarafından uyulması istenen ilahi kanunun kastedildiği anlaşılmaktadır. İslam kelimesine de şu manalar verilmektedir: itaat etmek ve bağlanmak, selamete kavuşmak, ibadette ihlâslı davranmak. Yukarıdaki ayette İslam’dan tek Allah inancına dayanan ve Hz. Muhammed (s.a)in risaleti ile kemal noktasına ulaştırılmış bulunan ilahi düsturların bütünü kastedilmektedir.)
AL-İ İMRAN SURESİ:
=Kim, İslam’dan başka bir din ararsa, bilsin ki kendisinden (böyle bir din) asla kabul edilmeyecek ve o, ahi rette ziyan edenlerden olacaktır.(SURE 3/85.) (Dinin esasına taalluk eden temel prensipler, vahye dayanan bütün dinlerde aynıdır. Değişiklikler daha ziyade ibadetler ve beşeri münasebetler konusunda olup, bu değişiklikler, insan topluluklarının tekâmül etmiş olmasının bir sonucudur.84.ayetten anlaşılacağı üzere İslam dini, daha önceki peygamberlere gönderilen ve esasa taalluk eden dini prensipler bakımından kendisine aykırı olmayan bütün hak dinleri kabul eder. Ancak, İslam dini, ilahi dinler zincirinin son halkası ve devrinin insanlığının manevi, ahlaki ve içtimai ihtiyaçlarını eksiksiz karşılayan yegâne din olduğundan, İslam geldikten sonra başka bir din tanıyan, bir yol tutan kimsenin bu tutumu ile İslam’a aykırı davranmış olduğu aşikardır. Şu halde onun bu dininin ve bu yolunun İslam dini nezdinde bir geçerliliği olamaz.)
AL-İ İMRAN SURESİ:
=Ey imanlar edenler! Kendi dışınızdakileri sırdaş edinmeyin. Çünkü onlar size fenalık etmekten asla geri durmazlar, hep sıkıntıya düşmenizi isterler. Gerçekten, kin ve düşmanlıkları ağızlarından (dökülen sözlerinden) belli olmaktadır. Kalplerinde sakladıkları (düşmanlıkları) ise daha büyüktür. Eğer düşünüp anlıyorsanız, ayetlerimizi size açıklamış bulunuyoruz.(SURE 3/118.)
=İşte siz öyle kimselersiniz ki, onlar sizi sevmedikleri halde siz onları seversiniz. Siz, bütün kitaplara inanırsınız; onlar ise, sizinle karşılaştıklarında (inandık) derler; kendi başlarına kaldıklarında da; size olan kinlerinden dolayı parmaklarının uçlarını ısırırlar. De ki: kininizden (kahrolup) ölün! Şüphesiz Allah kalplerin içindekini hakkıyla bilmektedir. (SURE 3/119.)(Ayetin ilk cümlesi, bazı müfessirlerce şöyle yorumlanmıştır: Siz onları seversiniz; yani onların Müslüman olmalarını istersiniz. Çünkü İslam her şeyden hayırlıdır. Hâlbuki onlar sizi sevmezler; yani sizin kâfir olmanızı isterler, kafir olmak ise her şeyden kötüdür.)
AL-İ İMRAN SURESİ:
=Size bir iyilik dokunsun, bu onları tasalandırır; başınıza bir musibet gelse, buna da sevinirler. Eğer sabreder ve korunursanız, onların hilesi size hiçbir zarar vermez. Şüphesiz Allah, onların yaptıklarını çepeçevre kuşatmıştır.(SURE 3/120.)
MAİDE SURESİ:
=insanlar içerisinde iman edenlere düşmanlık bakımından en şiddetli olarak Yahudiler ile şirk koşanları bulacaksın. Onlar içinde iman edenlere sevgi bakımından en yakın olarak da (Biz Hıristiyanlarız) diyenleri bulacaksın. Çünkü onların içinde keşişler ve rahipler vardır ve onlar büyüklük taslamazlar.(SURE 5/82.)(Tefsirlerde bu ayetlerin bahis mevzuu ettiği Hıristiyanların, Habeşistan’a göç eden Müslümanları iyi karşılayan ve onlara anlayış gösteren Hıristiyanlar veya Hz. Peygamber (s.a.) ile antlaşma yapan Necran Hıristiyanları olduğu zikredilmiştir. Ancak genel olarak da Hıristiyanların, Yahudilere ve müşriklere nispetle Müslümanlara karşı daha yakın oldukları bir gerçektir. Gerçi mutaassıp Hıristiyanların birleşerek tertipledikleri haçlı seferleri tarihin acı sayfalarını teşkil etmiştir. Bununla beraber dünyadan el ve eteğini çekmiş rahipler ile Hıristiyan bilginlerinin ve bunların tesirin de kalan Hıristiyanların İslam’a nispi yakınlıkları bir vakıadır. Hz. Peygamber’in zuhurunda birçok rahip ve keşiş O’nu sevgi ile karşılamış ve beklenen peygamber olduğunu itiraf etmişlerdir. )
BAKARA SURESİ:=Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hıristiyanlar da asla senden razı olmayacaklardır. De ki: Doğru yol, ancak Allah’ın yoludur. Sana gelen ilimden sonra onların arzularına uyacak olursan, andolsun ki, Allah’tan sana ne bir dost ne de bir yardımca vardır.(SURE 2/120.)
BAKARA SURESİ
AYET 217.=…Onlar eğer güçleri yeterse, sizi dininizden döndürünceye kadar size karşı savaşa devem ederler. Sizden kim, dininden döner ve kâfir olarak ölürse, onların yaptıkları işler dünyada da ahirette de boşa gider. Onlar cehennemliktirler ve orada devamlı kalırlar.(SURE 2/217.)(Fitne, savaş, anarşi; din ve vicdan hürriyetine karşı baskı demektir. ) Allaha emanet olunuz…
Konu: DİNLER ARASI DİYALOG OLABİLİRMİ? 
