Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaÜlkücü AlemiLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 HZ. MUHAMMED (SAV): ''İNSANLAR UYKUDADIR, ÖLÜMLE UYANIRLAR''

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Kürşad
Ergenekon
Ergenekon
Kürşad



HZ. MUHAMMED (SAV): ''İNSANLAR UYKUDADIR, ÖLÜMLE UYANIRLAR'' Empty
MesajKonu: HZ. MUHAMMED (SAV): ''İNSANLAR UYKUDADIR, ÖLÜMLE UYANIRLAR''   HZ. MUHAMMED (SAV): ''İNSANLAR UYKUDADIR, ÖLÜMLE UYANIRLAR'' EmptyPaz Mart 22, 2009 6:42 pm

Şu anda bu yazıyı okuyan kişiler de dahil olmak üzere, birçok insan hayatı boyunca büyük bir yanılgı içinde yaşar. Bu yanılgı ise, aslında çok iyi bildikleri ancak düşünmedikleri için fark edemedikleri bir gerçekle ilgilidir. Bu gerçek şudur: Her insan, tüm hayatını aslında çok küçük bir mekanda, yani kafatasının içinde, tek başına yaşar. Bu, bilimin de gösterdiği kesin bir gerçektir.

Örneğin siz şu anda bu yazıyı bilgisayarınızdan okuyorsunuz ve bilgisayarınızın 20-30 cm uzağınızda olduğunu sanıyorsunuz. Oturduğunuz odadaki televizyonun ise sizden 2 metre kadar ileride olduğunu düşünüyorsunuz. Camınızdan gördüğünüz deniz manzarasının ise sizin birkaç kilometre uzağınızda olduğunu zannediyor olabilirsiniz. Balkona çıktığınızda gördüğünüz yıldızlar ise, size göre sizden milyarlarca kilometre uzaklıkta. Bunun sonucunda ise kendinizi sonsuz büyüklükte bir evrenin içinde yaşayan, çevresi insanlarla dolu biri sanıyor olabilirsiniz. İşte siz de diğer insanların büyük bölümü gibi bu noktada yanılıyorsunuz. Çünkü burada saydıklarımızın hepsi, bilgisayarınız, televizyonunuz, pencereden bakınca gördüğünüz manzara ve yıldızlar, dostlarınız, yakınlarınız, aslında sizin dışınızda, ilerinizde veya uzağınızda değiller, hepsi sizin içinizdeler.

Bu görüntülerin her biri beyninizin arka bölümündeki görme merkezinde oluşan görüntüler. Siz şu anda beyninizin arkasındaki küçücük bir bölgede oluşan bu yazının görüntüsünü görüyorsunuz. Başka bir deyişle, şu anda bu yazıyı okuyan sizin gözleriniz değil, çünkü bu yazı gözünüzün önünde değil, kafatasınızın arkasında bir yerde. Ancak siz hayatınız boyunca gözlerinizin bunları gördüğünü, tüm gördüklerinizin gözünüzün önünde, sizin dışınızda varlıklar olduğunu zannederek yanıldınız.

Ortaokul veya lisedeki bazı bilgilerinizi tazelerseniz, bu söylediklerimizin aslında sizin de bildiğiniz bilimsel gerçekler olduğunu, sadece size bu şekilde anlatılmadığı için bu gerçeği bu yönüyle hiç düşünmediğinizi anlayacaksınız.

Dünya gözünüzün önünde değil, beyninizin arkasında

Gözlerimiz ve gözlerimize bağlı olan milyonlarca sinir hücremiz, sadece "görme olayının" gerçekleşmesi için beyne mesaj ileten kablo görevine sahiptirler. Bir cisimden gelen ışık, göz merceğinden geçer ve gözün arka tarafındaki ağ tabakanın üzerine başaşağı ve iki boyutlu bir görüntü bırakır. Ağ tabakadaki çubuk ve koni hücreler, bazı kimyasal işlemlerden sonra bu görüntüyü elektriksel akıma dönüştürür. Bu elektriksel akımlar, göz sinirleri aracılığı ile beynin arka kısmında yer alan görme merkezine götürülür. Beyin ise bu gelen sinyali anlamlı ve üç boyutlu görüntüler haline getirir.

Burada çok yüzeysel olarak anlattığımız görme, gerçekte son derece olağanüstü bir işlemdir. Işık demetleri anında ve kusursuz şekilde elektrik sinyallerine dönüştürülmekte ve sonra bu elektrik sinyalleri, üç boyutlu, rengarenk, ışıl ışıl bir dünya olarak bize görünmektedir.

Sonuç olarak siz hayatınız boyunca gördüğünüz her şeyi beyninizin içinde gördünüz. "Dışarıda", yani sizin bedeninizin dışında, uzağınızda olduğunu sandığınız her şey, çiçekler, denizler, gemiler, uçaklar, yıldızlar, güneş, ay, aileniz, dostlarınız, eviniz, arabanız, iş yeriniz, dağlar, kuşlar, kısacası her şey, aslında sizin içinizde idi. Siz, bugüne kadar beyninizin dışında bulunan hiçbir nesneyi görmediniz, gördüğünüz her şey kafatasınızın içinde idi.

Duyduğunuz sesler, dokunduğunuz cisimler, aldığınız kokular ve tatlar için de aynı gerçek söz konusudur. Bir cisme dokunduğunuzda, hiçbir zaman o cismin aslına dokunamazsınız. Dokunduğunuz beyninizdeki cisimdir. Dokunma hissi elinizde değil, beyninizde oluşur. Bu nedenle, örneğin siz şu anda bilgisayarınızın tuşlarına dokunduğunuzda, gerçekte beyninizin içindeki bilgisayarı hissedersiniz. Masanızın sertliği, ipek bir kumaşın elinizde oluşturduğu his, metalin soğukluğu gibi dokunmaya ait tüm hisler beyninizde oluşmaktadır. Yani siz bugüne kadar hep kafatasınızın içindeki küçücük bir yerde yaşadınız. Beyninizin dışında ne olduğunu, oradaki gerçek alemi ise asla göremediniz.

Beyninizin dışında madde olarak adlandırılan görüntüden oluşan ve sağlamlık hissi verilen bir alem vardır. Ancak siz bu aleme asla duyularınız aracılığı ile ulaşamazsınız. Her insan beyninde oluşan alemi seyreder, beyninde oluşan aleme dokunur, beynindeki alemin sesini dinler.

Allah, yarattığı madde alemini, her insana beyninde bir görüntü olarak izlettirmekte ve bu görüntüye sağlamlık, sertlik vererek görüntüyü gerçek gibi algılattırmaktadır. 20. yüzyılda bilimsel bulgularla kanıtlanan bu gerçek yüzyıllarca önce yaşamış olan büyük İslam alimi İmam Rabbani tarafından etraflıca açıklanmıştır. İmam Rabbani, mektuplarından birinde şöyle bir izahta bulunmaktadır:
"Hâricde ve hakîkatde, Allahü teâlâdan başka, mevcûd yokdur. Allahü teâlâ, kudreti ile, kendi ismlerinin ve sıfatlarının kemâlıinı mümkinât sûretlerinin perdesinde göstermiş, ya’nî eşyâyı, kendi kemâlâtına uygun olarak, his ve vehm mertebesinde, îcâd etmiş, var etmişdir. Böylece, eşyâ, vehmde görünmekde, hayâlde devâm etmekdedir. O hâlde eşyâ, hayâlde göründüğü için vardır. Lâkin Allahü teâlâ, bu görünüşe devâm verdiği, yok olmakdan koruduğu eşyanın yapısına sağlamlık verdiği ve ebedî mu’ameleyi de bunlara bağlı kıldığı için, vehmdeki varlık ve hayâldeki devâm da, hakîkî varlık olmuşdur." (İmam-ı Rabbani, İkinci Cilt, 44. Mektup)

İnsan görüntüyü gerçek zannederek yanılır

Burada anlatılanlar, her insanın üzerinde büyük bir ciddiyetle düşünmesi gereken çok önemli bir hakikattir. Çünkü bu gerçeği görmezden gelen her insan, ömrü boyunca küçücük bir noktada oluşan görüntüyü gerçek zannederek yanılmaktadır. Örneğin beynindeki minik bir noktada oluşan iş kulelerinin sahibi olduğunu zanneden bir adam, bu görüntüden dolayı kibirlenir, şımarır, bir gün öleceğini unutarak kendisini sonsuz güçlü zanneder. Veya beynindeki bir noktada oluşan fakir hayat görüntüsü başka bir insanın ezik, mutsuz ve umutsuz yaşamasına neden olur. Beyninin içindeki küçücük bir yerde oluşan para görüntüsünü kaybeden insan hemen perişan olur. Beyninin içindeki araba görüntüsünün çizildiğini gören bir başkası ise hiddetlenir, mal hırsından dolayı büyük bir öfke duyar. Oysa, bu kişilerin her biri rüyasında zengin veya fakir olan, veya rüyasında arabası çizilen bir insandan farklı bir durumda değildirler. Çizilen araba, beynimizin içinde oluşan bir araba görüntüsüdür. Bu arabanın aslını, dışarıdaki gerçek halini hiç kimse, hiç bir zaman bilemez ve göremez. Bunu ancak beynimizdeki ve dışındaki alemi yaratan Yüce Allah bilir.

İşte bu gerçeğin farkında olmayan, veya çok açık olmasına rağmen bu gerçeği kabullenmek istemeyen insanlar, hayatları boyunca hep yanılgı içinde, gerçekleri görmezden gelerek yaşarlar. Bu insanların durumu bir sinema filmini veya tiyatro oyununu gerçek zannederek bu filmin veya oyunun içinde yaşamak isteyen bir insanın durumu gibidir. Çevresindekiler bu insanı ne kadar ikna etmeye ve ona gerçekleri göstermeye çalışsalar da bu insan bunu anlamazlıktan gelir.

Her insanın bu gerçeği kabul ederek kavrayacağı bir an vardır

Ancak her insanın, hiçbir istisna olmaksızın, bu gerçeği anlayacağı, kavrayacağı ve kabul edeceği bir an vardır. İşte bu an her insana ölümle birlikte gelecektir. Ölümle birlikte insanın beyninde seyrettiği dünya hayatına dair görüntü değişecek, bunun yerine ölüm anının, hesap gününün ve ahiretin görüntüsü gelecektir. Allah'ın Kuran'da bildirdiği gibi, ölümle birlikte insan sanki bir uykudan uyanacak, rüyasından gerçek dünyaya geçer gibi, gerçek ve sonsuz hayatına geçecek, bu hayatında görüntüsü daha net ve gerçek olacaktır. Aynı rüyasındaki daha bulanık görüntüden uyanıp daha net olan dünya hayatına geçiş yapan insan gibi. Ayetlerde tüm alemlerin Rabbi olan Allah bu gerçeği şöyle bildirmektedir:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
HZ. MUHAMMED (SAV): ''İNSANLAR UYKUDADIR, ÖLÜMLE UYANIRLAR''
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Hz.Muhammed(s.a.v) in fedaisi
» Ümmeti Muhammed'in Affı
» Komutan Olarak Hz. Muhammed (s.a.v.)
» Alemlere Rahmet Hz.muhammed
» Hz. Muhammed sav hakkında batılı aydınların bazı sözleri

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: İslamiyet :: Hz. Muhammed-
Buraya geçin: